Biacayiptarih

HOSGELDİNİZ

Gönderiler

Yorumlar

Takım

Blog Yazar

Bizimle Iletisime Geçin

Iletisim İçin Bizi Takip Edin

Etiketler

    Gönderen: Unknown Gönderi Zamanı: 10:43 / Yorum : 0

    Bildiklerimizi tazelemek, unuttuklarımı hatırlamak ve öteleyip unutmaya çalıştığımız milli yanlarımızı halen neden harekete geçirmediğimizi her yazının sonunda sormaktan ben yıldım siz yılmadınız her iki tarafta inadına devam ediyorsa yeni yazımızla bu yarayı tekrar kaşıyacağız demektir.

     

    Büyük Selçuklu devletinin her zamanki gibi içerdeki iç çatışmalardan dolayı zayıflaması ile İrandan Asya ya kadar olan topraklarımızı kaybetmemize sebep olmuş ve devlet bir basiretsizliğe yakalanmıştı. Ne yapsalar ne etseler bu gidişatı durduramayan devlet yöneticilerinin hiç birinin aklına gelmemiş içeride neler oluyor bizi güçlendiren yönlerimiz neden şimdi bizi dibe çeker oldu. Bu fikri göz ardı edildiği daha 14 Türk devleti varken kimse akıllanmaktan yana değil gibi görünüyor. Bu gidişatın sonunda da Anadolu ya yönelen Türk akınları başarılı olmuş son demlerini yaşayan Bizans’a güzel bir askeri ders verilmektedir. Bu dersin en güzelini kefeni ile savaş meydanına giden Sultan Alparslan veriyor. Kendi bünyesindeki 40 bin asker ile Bizans komutanı eski esir bugünün kralı Romen Diyojen’in üzerine gitmiş ve birçok kayıp verdirerek 4 ile 5 bin arası esir alan Sultan Alparslan Bizans’ı Marmara bölgesine kıstıracak oradan’ da İstanbul ilimiz sınırlarına kıstıracak bir harekatın ilk taşını koymuş geri kalanları ise soydaşları  ve dindaşları devam ettirmiştir.


    Savaşta başarılı olmamızın en önemli  noktaları ilk olarak dinimize olan bağlılığımız ikincisi genlerimizdeki savaşçılığımız üçüncüsü ise bölge halkının Bizans zulmünden bıkmış olmasıdır. Bu bilgileri iyi okuyabilen Sultan Alpaslan Anadolu’nun bulunduğu bu kriz döneminden bir fırsat çıkarmayı başarabilmiştir. Bölge halkının desteğinin yanı sıra kavimler göçü, iç çekişmeler ve bilinmeyen sebeplerden dolayı göç yapan Türk kavimleri Bizans ordusunda paralı asker olmuşlardır ve bir kısımda Hristiyan olmuşlardır. Dinini yanlış yönde tercihle doldurmaya çalışan bu Türk kavimleri kısa süredir girdikleri bu dinde öz benliklerini daha halen yitirmemiştir. Bu neden önemli neden burada bahsediyorsun dersen, öğrendiğimiz bilgilere göre karşı karşıya gelen ordular içerisinde elleri ile kurt işareti yapan Müslüman orduya kanlarının kaynadığını fark etmişlerdir.
     Sağ taraftaki kurt işaretini gören Peçenek ve Uz Türkleri siz dindaşımızsınız da biz Garındaşlarımızı seçiyoruz diyerek Bizans ordusunu içeriden vurarak karşı tarafa geçmişlerdir. Bu taze kanla daha da güçlenen Selçuklular savaş alanını Bizans’a dar ederek imparatoru esir alarak bu başarılarını perçinlemişlerdir. Bu durum Bizans’ta soğuk duş etkisi yapmışken bizde şenlik sebebi olmuştur.
    Savaşı kazandık ama biz Anadolu’ya elimizi kolumuzu sallayıp mı girdik ? Tabi ki hayır, bizim yeni yerler arama, yeni vatan bulma çabamızda en büyük etken bölgenin sahipleri ile nasıl geçine bileceğimizi ve uyum sağlaya bilecek miyiz gözlemlemek oldu. Bizi Anadolu ya bölgenin Hristiyan dinine mensup halklarda çağırıyordu bu sözüme inanmayan arkadaşlar aşağıdaki kitabı okumalılar ve okutmalılar yazarı Süleyman Kocabaş birçok kaynağı taramış ve gerçekten çok güzel bir eser ortaya çıkarmış.



    Hem yurt aradığımızdan hem de bölge halkının Türkleri istemesinden dolayı Anadolu Sultan Alparslan’a çok cazip gelmiş ve fetih yolunda büyük başarılar sağlayarak kendinden sonraki Türklere Peygamber Efendimizin Hadisine nail olma fırsatını vermiştir. Anadolu’da devlet kurarak tekrar tarih sahnesine çıkan Selçuklu devleti 12 haçlı seferini göğsünde söndürerek veya etkilerini minimize ederek Müslüman alemine yine kalkan yine bir set olmuştur. Savaş Türk’e düğün dernektir sözünü burada canlı canlı görmekteyiz. Gazi Türk milleti yeni devleti ile yine dünya siyasetine yön vermeye başlamışken bizi düşman olarak ilan eden batı yine rahat durmamakta ve bu gazi milleti nasıl etsem de dara düşürsem kendime muhtaç etsem kafasını yaşamaktadır. Bu emellerine bazen haçlılar ile bazen de Moğol saldırıları ile ulaşsa da çoğu zaman hevesi kursağında kalmıştır. Ama her zaman olduğu gibi gücün tadını alan Türkler daha fazlasını isteyerek iç karışıklıklara sebep olmuşlar ve devletin yıkılıp Anadolu’da  beyliklerin kurulmasına sebep oluyorlar. Bu cümleyi kurunca aklıma ilk gelen soruyu sizlerle paylaşmak istiyorum acaba şuan bizim hayretle okuduğumuz Türk tarihinden haberdar olsalardı yine bu güç paylaşımı yolunda devletin yıkılmasına rıza gösterirlermiydi ? İkinci bir soruyu daha paylaşarak yazıya son vermek istiyorum. Peki bu bildiklerimiz ayan beyan açıkken neden atalarımıza layik birer olmak varken saçma sapan işlerle uğraşmaktayız bunu kendimize cidden sormalıyız. 

    icon allbkg

    Etiketler:

    ileri
    Sonraki Kayıt
    Geri
    Önceki Kayıt

    Hiç yorum yok:

    Cevap Bırakın

Yorumlar

Ziyaretçiler